Dün 12:30'dan işten çıktım. Koştur koştur işe gittim, hazırlandım, diş fırçam ve geceliğimi sırt çantama tıktım. Koştur koştur havaalanı , uçak derken ve işte İstanbul'dayız. Havaalanından ilk iş kendimize sandviç ve su alıp çantamıza tıkıştırıyoruz.İyiki de yapmışız, stadın yanında satılan ne idüğü belirsiz sandviçler havaalanı tarifesinden pahalı. Taksi bulup direkt stada gitme zamanı. O ne biçim stad yarebbim, kocaman. U2'nun uzay gemisinin ucu görünüyor dışarıdan, ay heyecanlandım mı ne ? :) Bir kapıdan giriş yapmayı deniyoruz, "ilerleyin kapıyı görürsünüz" diyorlar. Bizim biletimiz saha içi, I kapısını arıyoruz..da kapı yerine bitmek bilmeyen bir sıraya denk geliyoruz.
Ne için bu sıra? İlk 2500 den biri olup koluma eşşek kadar numara yazdırıp içeri ilk girenlerden olabilmek için. Çok umrumuzda diil ilk girmek ama "önce onlar alınacak isterseniz 1,5 saat kadar bekleyin, size de sıra gelir" lafını duyunca kenarda bekleyeceğimize sıraya girelim diyoruz. 45 dk civarı bekledikten sonra bir karmaşa başlıyor, sıralar karışıyor, yan tarafta yeni bir sıra oluşuyor, insanlar o tarafa kaymaya başlıyor. 2500 bitti dedikoduları bize kadar ulaşıyor. ve o koca sıradaki insanlar sırayı falan boşverip dalga halinde kapıya hücum ediyor. Birileri dellenip itiverse insanlar konserlerde nasıl ölüyor bizzat tanık olmam işten değil. Bir şekilde kapıyı bulup kendimizi içeri atıyoruz. Sahne karşıdan i-na-nıl-maz görünüyor. Nefesim kesiliyor.

Fotolar, fotolar.. durmuyoruz, sahne önüne doğru devam. Eeee..nerde bu 2500 kişi? Biz sahneye bu kadar yakınsak, bu insanlar neden kendini yırtmış erken girmek için? Neyse..karnımızı doyuralım, Snowpatrol çıkacak birazdan. Çok merak ediyorum onları. Çok sevdiğim şarkıları var. Türkiye'de olmaları büyük şans. Bu hayallerle yerde popomu dinlendirirken, o da ne?? Kafama yağmur mu düştü bana mı öyle geliyor? Yağmur yağıyor, hem de nasıl yağıyor. Yanımızda yağmurluk, şemsiye vs yok ki? 10 dk önce "reynkoot fayf lirağ" diye bağıran ahali de mi yağmurdan kaçtı acaba? Üzerimde kapşonlu bir merserize, sevgilimde sweatshirt. Ben kafamı korumaya çalışıyoruz, ona çantadan yedek t-shirt bulup kafasına sarıyoruz. Yan tarafımızdaki Bulgar'ları yağmurluğu battaniye gibi açıp 8 kişi altına civciv gibi sıkıştıkları için kınamayı bırakıp, mevzuya biz de dahil oluyoruz.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder