20 Mayıs 2014 Salı

7 + 3


Şu haberi vermek için blog a donus yaptıgıma inanamıyorum. Valla çemkirmem gerektikçe buraya girecekmişim gibi geliyor ama umarım öyle olmaz.Zira iyi şeyleri sevgili yavruma yapacağım günlüğe yazmak niyetindeyim. Görmesin anasının ne menem olduğunu. A-ha anladınız. Durum raporu 7+3.. Doktora göre henüz kaale alınacak durumda değilim. 6 haftalıkken gittiğimizde bize bildiğin "niye geldiniz, daha çok erken" muamelesi yaptı. "8 haftalıkken yeniden gelin. Hem zaten toplam gebeliklerin %65 i düşükle sonuçlanır" dedi. Biz oradan çıktığımızda "tabi canım, doğal seleksiyon" filan diye geziniyorduk. Sevgili mühendis kocama pek iyi geldi rakamlarla konuşan bir prof ama bana yeterince beni anlayamayacakmış gibi bir hisse sevketti. Ben bu adamla 9 ay geçirip sonra da hayatımın en intimate anını paylaşacağım sonuçta. Daha once kontrol için gittiğimde bu kadar duvar gibi değildi. Belki cumartesi sendromu yaşıyordu adamcağız, bilmiyorum. Bu cumartesi yine kontrol var. Bakalım göreceğiz, kendisine bir şans daha veriyorum.

Doktorun aksine yakın çevrem mevzuyu dünyada hamile kalma başarısını gösteren bir benmişim gibi algılıyor. Öğrenir öğrenmez kankilere söyledik, dayanamadık. Bazıları düğmeye basmışsın gibi hüngür hüngür ağladı canlarım benim. Annelere babalara anneler gününde söyledik. Bir çerçevenin içine ultrason resmini koyup hediye pakedi yaptık. Onlar hediyelerini açarken de kameraya aldık. Baya youtube da yayınlanacak görüntüler var elimizde :) Kayınpederim çok ağladı kıyamam. Annem desen kalpten gidiyor gibi geldi bana. Çığlık, ağlama, vızıldama, kahkaha arası çok ilginç sesler çıkarıyordu en son. Tabi bu yakın çevre bana özel ilgi gösteriyor şu an haklı olarak. Ama ben tabi iğrenç insan bundan da nefret ediyorum. Bundan sonrası ciddi çemkirme içerebilir , okumasanız da olur. Kendime çemkireceğim şu noktada. İnsancıklar sürekli bana hal hatır soruyor, kayınpederim organik meyveler getiriyor, seviyorum diye mis kokulu güller getiriyor, annem telefonda sürekli nasıl olduğumu soruyor, bana yardımcı olamadığını düşünüp telefonda ağlıyor falan.. Bu ilgiye karşılık ben ne yapıyorum? Kendimi damızlık gibi hissedip, "sorup durmayın" diye kızıyorum. Bu ilginin sahibi ben değil de bebekmiş gibi hissediyorum. Kıskanıyor muyum ulan böğürtlen kadar şeyi diye bile düşünüyorum. O kadar başına buyruk o kadar orjinal bir insanım kı mevzuyu tarlada doğuran köylü kadından farklı yaşamak istemiyorum. Kendimi doğaya teslim edeyim, o da beni büyütsün, doğurtsun falan istiyorum. Bir de tabi bu sinir bozukluğunun sebebi ciddi bir hayal kırıklığı olabilir. Hamile kalmakla ilgili bir hayal kırıklığım yok çok şükür. "Yapsak mı acaba?" diye konuşurken oldu zaten, hiç beklemedik. Adam ceketini attı hamile kaldım bir nev'i :) Ben hep hamileliğim sıfır sıkıntı, domuz gibi haldır haldır koşarak geçeceğini, çok iyi olacağımı filan düşünmüştüm. Maalesef midem domuz gibi gezmeme mani oluyor. Bir çok insana göre çok iyi durumdayım. Kusmuyorum mesela (son 2 gün hariç) Midemde sürekli bir gaz/yanma/rahatsızlık hissiyatı var. Yemek yemek istemiyorum. Herşey kokuyor. Bir sürü sevdiğim yemek aklıma geldiğinde midem bulanıyor. Böyle kötü hissedince yemek yiyemiyorum. Yemek yiyemeyince tansiyonum düşüyor, yemek zorunda kalıyorum  daha kötü oluyorum.1 haftadır falan yaşıyorum bu sorunları ama bana yetti şimdiden resmen. 1 hafta önce yogaya mı pilatese mi gitsem diye düşünürken 1 hafta sonra toz almak bile bana zor geliyor. Kendimi pamuk gibi bir hamile olmak için programlamışken bu minör problemler beni sinir ediyor. Sonra kendime kızıyorum "salaksın sen, millet hamile kalmak için neler yapıyor, sen çat diye hamile kalıyorsun sonra da şikayet edip duruyorsun" diye. Bazen acaba anne olmaya hazır değil miyim acaba da ondan mı bu kadar çok şikayet ediyorum acaba diye düşünüyorum. Artık çok geç o da ayrı. Mutlaka çok seveceğim bebeğimi ama kendimi bir taraftan da yaşlanmış gibi hissediyorum. İnceden para sıkıntısı da yaşadığım bir dönemdeyim, o da tüy dikiyor herşeye.

Sevgili kocam beni mutlu etmek için çırpınıyor bu arada. Hatta bazen bebeğe benden çok sevindiğini bile düşünüyorum. Gerçi ben sevincini ve üzüntüsünü ayan beyan belli edemeyen zavallı bir insanım ama insan sevindiğini de kendi kendine belli eder bi zahmet diye düşünüyorum. Ben kokuyor , ıyk falan dedikçe tebessümle beni izliyor zavallım. Şunu mu yesem dediğimde buluyor getiriyor. Sonra o yediğim şey midemi bok edince başka birşey bulmaya çalışıyor. O benden daha çok hazırmış bence. Ben idrak edememişim hiç birşeyi. Çok hazır olsam da bundan farklı olurmuydum onu da bilmiyorum.

Öyle yani.. deliliklerimden delilik beğenin. İyi olacak biliyorum da..zaman alacak biraz. Siz yine de maşallah diyin olur mu? Kimselere söylemedim size söyledim durumu.

Rahatça yiyebildiğim sınırlı yemek listemi fotoğrafta görebilirsiniz.

4 yorum:

pelin dedi ki...

hahaha sanki ben yazmışım yazıyı :) kayınpeder bölümü hariç, onlar pek umursamadılar :)
bizim dr da bok gibi davranmıştı ama ne zaman bebekin kalp atışını duydu ve duyurdu o andan itibaren bi sevgi böcüğü oldu, öyle ki doğumdan sonra da haftada bi görüşelim biz ya falan demeye başladık! :) yani sanırım bilerek baştan gıcık davranıyolar hani işler ters giderse diye..allah korusun!
tebrikler analı babalı büyüsün inşallah! :)

bokbocesii dedi ki...

pelin teşekkürler, moral verdin :)

zeynep dedi ki...

Ben de kendim yazmışım gibi hissettim. Bugün 7+5. Annem dışında kimseye söyleyemedim, işyerimde iki yakın arkadaşıma, bu kadar. Anneme de anneler gününde söyledim zaten. Babalara da babalar gününde söyleyeceğiz, dayanabilirsek :) Bir de 6. haftada kanamam oldu (bunu size negatiflik vermek için yazmadım) ama şu an sıkıntım yok çok şükür. Bizimki de, yine çok şükür, çok hızlı oldu. Ben de devamlı kafamda kurdukca kendimi titretip kendime getiriyorum ki, nankörlük etmeyeyim diye. 6 haftaya kadar öyle bir uyku yoksunlugu çektim ki, uykudan öldüm! Şimdi geçti ama. Hiç kusmadım ama zaten kusabilen bir insan hiç olmadım, midem bulansa da olmuyor yani. Bazı yemek/yiyecekler aklıma gelince fena oluyorum, içim almaz bunu diyorum, yemiyorum tabi. En rahat ettiğim yiyecek tulum peyniri ve ekşi mayalı ekmek. Bazen sade ekmek yediğim de oluyor, nasıl içimi ferahlatıyor anlatamam. Bir de yüksek kiloyla hamile kaldım, doktorumdan azar yememek için her gün tartılıyorum. İlk öğrenince bir hafta boyunca her türlü ihtiyacı/markayı araştırdım, bitirdim :) Özel okul mu devlet okulu mu diye araştırırken baktım sıyırıcam, napıyorum diye kendimi dürttüm. Şimdi hiçbir şeye bakmıyorum. Ben de aynen sizin gibi köylü kadın gibi hissedip doğurmak istiyorum. Şimdi adı doğal doğum ama, annem gibi doğum diyorum ben. Kimseye anlatamadığımdan olsa gerek tüm içimi döktüm, kusura bakmayın. Allah herkese, bize de, sağlıkla kucağımıza almayı nasip kısmet etsin. Sevgiler...

bokbocesii dedi ki...

Zeynep sen gel ara ara dök içini git, ne güzel olur. Ekşi maya ekmeğini denememiştim, deneyeceğim. Bir arkadaşım muz yersen çok rahatlarsın demişti, denedim işe yarıyor. Sağlıkla kucağımıza alalım, ne güzel söylemişsin. İnşallah. Tüm hamile olanlar için aynı dilek içerisindeyim. Sevgiler.